Op. Dr. Funda Yazıcı ErolOp. Dr. Funda Yazıcı ErolKadın Hastalıkları ve Doğum UzmanıMENÜ
Endometrium Nedir?

Endometrium Nedir?

Endometrium Nedir?

Endometrium, rahmin en iç tabakasını oluşturan mukozal dokudur. Kadın üreme sisteminin merkezinde yer alan bu doku, her ay düzenli olarak hormonal etkilerle değişime uğrar ve gebelik için uygun ortamı hazırlamakla görevlidir. Endometriumun yapısal ve fonksiyonel değişiklikleri, normal adet döngüsü, doğurganlık ve pek çok jinekolojik hastalığın tanı ve tedavisinde kritik rol oynar.

Normal Adet Döngüsünde Endometrium

Endometrium, kadın üreme sağlığının merkezinde yer alan ve hormonal dengenin göstergesi olan bir dokudur. Hem fonksiyonel hem de yapısal olarak çok hassas olan bu doku adet döngüsünün düzenlenmesinde kritik görev üstlenir.

Endometrium, adet döngüsü boyunca üç fazda değişim gösterir:

  1. Menstruel Faz (Kanama Dönemi): Gebelik oluşmazsa endometriumun fonksiyonel tabakası dökülür ve vajinal yoldan atılır. Bu, adet kanaması olarak bilinir.
  2. Proliferatif Faz: Bu faz, adetin bitiminden ovulasyona (yumurtlama) kadar sürer. Bu dönemde östrojen hormonunun etkisiyle endometrium yeniden oluşur ve kalınlaşır.
  3. Sekretuar Faz: Ovulasyon sonrasında progesteron etkisiyle endometrium daha da kalınlaşır ve salgı yapmaya başlar. Bu ortam, döllenmiş bir embriyonun tutunması için uygundur.

Endometriumun Görevleri Nelerdir?

Endometrium yalnızca pasif bir rahim zarı değildir; kadın üreme sisteminde dinamik bir rol üstlenir. Her ay kendini yenileyen bu doku, hem hormonal döngünün bir parçası olarak hem de potansiyel bir gebeliği desteklemek üzere özel bir hazırlık süreci geçirir.

Endometriumun sağlıklı çalışması, hem doğurganlık hem de genel jinekolojik sağlık açısından kritik öneme sahiptir. Endometriumun başlıca görevleri şunlardır:

  • Embriyonun Rahme Tutunmasını Sağlamak: Gebeliğin ilk aşaması olan implantasyon, endometrium içinde gerçekleşir.
  • Besin Desteği: Erken gebelikte embriyoya besin ve destek sağlar.
  • Adet Döngüsünü Düzenlemek: Her ay hormonlara yanıt vererek yenilenir ve düzenli adet görülmesini sağlar.
  • Üreme Sağlığının Göstergesi: Endometriumun yapısal durumu, bir kadının hormonal durumunun ve üreme sağlığının doğrudan bir yansımasıdır. Bu nedenle infertilite değerlendirmelerinde endometrium kalınlığı ve yapısı önemli ipuçları verir.

Endometrium Kalınlaşması Neden Olur?

Endometrium kalınlığı, yaşa, adet fazına ve hormonal duruma bağlı olarak değişebilir. Ancak aşırı kalınlaşma patolojik olabilir. Endometrial kalınlaşmanın başlıca nedenleri şunlardır:

  • Hiperplazi (anormal kalınlaşma olması): Östrojenin fazla, progesteronun yetersiz olduğu durumlarda görülür. Menopoz öncesi ve sonrası en sık nedenlerden biridir.
  • Polip veya Myomlar: Endometrial polipler veya rahim iç duvarında yer alan myomlar da kalınlaşmaya neden olabilir.
  • Gebelik: Erken dönemde endometrium belirgin şekilde kalınlaşabilir.

Endometrial hiperplazi olgularının %10-20’si zamanla endometrium kanserine dönüşebilmektedir.

Endometriumun İnce Olması

Endometriumun gebelik için ideal kalınlığı 7-14 mm aralığındadır. Bu değerin altında olması döllenmiş embriyonun tutunmasını zorlaştırabilir:

  • Yetersiz Östrojen: Hormonal bozukluklarda endometrium yeterince gelişemez.
  • Rahim İçi Yapışıklıklar (Asherman Sendromu): Daha önceki kürtaj, cerrahiler veya enfeksiyonlar sonucu gelişir.
  • Uzun süreli oral kontraseptif kullanımı da ince endometriumla ilişkili bulunmuştur.

Endometrium Hastalıkları Nelerdir?

Endometrium, farklı hastalıkların gelişimine açık bir dokudur. Bu hastalıklar üreme sağlığını etkileyebileceği gibi, bazıları ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir:

  1. Endometrial Hiperplazi: Anormal kalınlaşmadır, kansere dönüşebilir.
  2. Endometriozis: Endometrium benzeri dokular rahim dışında bulunur. Ağrılı adet ve infertiliteye yol açabilir.
  3. Endometrit: Endometriumun enfeksiyonudur. Doğum sonrası, düşük sonrası veya rahim içi araç kullanımına bağlı olarak gelişebilir.
  4. Endometrium Kanseri: Genellikle postmenopozal dönemde görülür ve erken belirti verir. Erken tanı ile tedavi şansı yüksektir.
  5. Polipler: Endometriumda benign (iyi huylu) kitlelerdir. Ara kanama ve kısırlığa yol açabilir.

Endometrium Hastalıklarında Belirtiler

Endometriumla ilgili hastalıklarda görülen belirtiler hastalığın türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterebilir. Bu belirtiler genellikle adet döngüsündeki düzensizliklerle başlar:

  • Adet düzensizliği
  • Ara kanamalar
  • Ağrılı adet
  • Cinsel ilişki sırasında ağrı
  • Kısırlık
  • Menopozdan sonra vajinal kanama (alarm bulgusudur)

Bu belirtiler, basit bir hormonal dengesizlikten ciddi bir maligniteye kadar farklı durumların habercisi olabilir. Bu nedenle geçmeyen ya da tekrar eden belirtilerde jinekolojik değerlendirme şarttır.

Endometrial Biyopsi Nedir? Ne Zaman Yapılır?

Endometrial biyopsi, rahim iç tabakasından ince bir doku örneği alınarak mikroskopla incelenme işlemidir. Genellikle lokal anesteziyle yapılır.

Endikasyonlar:

  • Uzun süreli adet düzensizlikleri
  • Menopoz sonrası kanamalar
  • Kalın endometrium görülmesi (ultrasonla)
  • Endometrium kanseri şüpheleri
  • İnfertilite değerlendirmesi

Biyopsi sonucuna göre, hiperplazi, polip, atrofi ya da kanser tanısı konulabilir. Bu yöntem, jinekolojide erken tanı ve tedavi planlamasında altın standart olarak kabul edilir.

Endometriumun Ultrason ve MR ile Değerlendirilmesi

Endometriumun kalınlığı ve yapısı, transvajinal ultrasonografi (TVUS) ile en sık ve en kolay şekilde değerlendirilir. Ultrason sayesinde endometriumun tabaka düzeni, kalınlığı, simetrisi ve içinde kitle ya da sıvı varlığı gözlemlenebilir. Bu yöntem, hem premenopozal hem de postmenopozal kadınlarda rutin ve tanısal amaçla yaygın şekilde kullanılır.

MR görüntüleme, özellikle kompleks vakalarda veya malignite şüphesinde daha ayrıntılı anatomik bilgi sunar. MR ile endometriumun kontrast tutulum özellikleri, çevre doku invazyonu ya da kitlelerin yapısı daha net değerlendirilebilir. Endometrial kanserin evrelendirilmesinde MR, altın standartlardan biridir.

Yaş Gruplarına Göre Normal Endometrium Kalınlığı

Endometrium kalınlığı, kadının yaşı ve hormonal durumu göz önünde bulundurularak değerlendirilmelidir.

  • Üreme çağındaki kadınlarda (20-40 yaş): Adet döngüsünün fazına göre 4 ila 14 mm arasında değişebilir. Sekretuar fazda 10-14 mm olması beklenir.
  • Perimenopozal dönemde: Hormonal dalgalanmalar nedeniyle 5-11 mm arası kabul edilebilir.
  • Postmenopozal kadınlarda: Hormon tedavisi almayan kadınlarda endometrium 4 mm’nin altında olmalıdır. 5 mm ve üzeri kalınlık, özellikle kanama varsa biyopsi gerektirir.
  • Hormon replasman tedavisi (HRT) kullanan postmenopozal kadınlarda: 8 mm'ye kadar olan kalınlık fizyolojik kabul edilebilir, ancak düzenli takip önerilir.

Endometrium, kadın üreme sağlığının merkezinde yer alan ve hormonal dengenin göstergesi olan bir dokudur. Hem fonksiyonel hem de yapısal olarak çok hassas olan bu doku, gebelik için uygun ortamın oluşmasından, adet döngüsünün düzenlenmesine kadar çeşitli kritik görevler üstlenir. Endometrial bozukluklar, erken tanılandığında büyük oranda tedavi edilebilir. Bu nedenle, belirtiler göz ardı edilmeden hekime başvurulması önemlidir.

Yorum ve Fiyat Talebi Formu
En az 70 karakter

Formu doldurup gönderdikten sonra size geri dönüş sağlanacaktır. Bizi tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz.

Funda Yazıcı ErolOp. Dr. Funda Yazıcı ErolKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
0242 322 97730536 439 6621